TASAVVUF RUHU OLGUNLAŞTIRIR
Tasavvuf: Mü'minin kendini manevi alemde aramasidir. Nasil ki, dünyada gördügümüz, yasadigimiz, isteyince dokundugumuz, varli- gindan asla süphe etmedigimiz bir alem varsa; Bunun gibi, varligini sezinledigimiz. ve duygularimizda yasattigimiz ve ruhumuzun
ulasmak istedigi birde manevi alem vardir. Hemde öyle bir alemki; nihayeti ve sonu yoktur
Aziz kardesim! Tasavvuf kapisina adim atan kisi; dünyevi yorgunluklarini bir tarafa birakip; Ruhunu gönül aleminde dinlen- dirir. Çünkü gönül; nazargahi ilahidir. Gönüllerde gizlenmis olan alem , ruhun yasamak istedigi manevi alemdir . Unutmayalimki; Ruh, ancak gönüldeki sevgiliye kavusunca olgunlasip kemale erer.
Aziz kardesim! Mü'minin manevi alemde yol ala bilmesi için; ruhunu, Nefsi Emmarenin serrinden emin kilmasi gerekir. Bu da Allah-Tealaya çok ibadet etmek ve kur'ani kerim okumakla, zikir yapmakla mümkün olur.
Aziz kardesim! Tasavvuf erbabi olan Mü'min, Ihsan kapisina yük-seldiginden, Allah-Tealayi görüyormus gibi ibadet eder.Çok kur'an okuyan ve Allah-Tealayi güzel isimleriyle anan Mü'minin kalbi nurlanir. Kalbi nurlanan Mü'min, Lisaniyle dogruyu konusmaktan
ve Dini Islam-i mübini anlatmaktan lezzet alir. Gördügü ve dokun-dugu her canlinin , yüce Yaraticinin eseri oldugunu idrak edip secdeye kapanir. Ruhunu zikirle cilalandirir. O Mü'minin kalbine Allah-Teala sekinet indirir. Mü'minin kalbide Nurlandikça nurlanir. Yani nurun Ala nur olur. Aziz kardesim! Tasavvuf, din ilminin içinde daha çok dikkat isteyen bir yoldur. Çünkü; tasavvufi inançlari rumuzla, bedenimizle, kimligimizle ve kisiligimizle yasamamiz gerekir. Vücudu kesf etmek zahiri bir is oldugu için; bilim adam-larinin ilgi alanina girer. Ruhu kesf etmek, Ruhtaki cevheri tanimak ve ona ulasmaya çalismak ise , Tasavvuf erbabinin isidir.
Ehli Tasavvuf: Bakislarini ruhuna yönlendirerek, yasam tarzini monotonluktan kurtarir. Yani iç alemini hayatina yansitir. Bunun içindirki , Nefsi Emmare Tasavvufta mücadele edilmesi gereken bir düsmandir. Ruhu sultan ise ulasilmasi gereken ilahi bir degerdir.
Aziz kardesim!Tasavvuf ehli olan bir Mü'min, dünya sikintilarina fazla kafa yormadigi için çok mutlu olur. Çünkü o kisiyi dünya cazibesi asla ilgilendirmez. Ruhu Devamli olarak Manevi alemde dolasir. Dünya sevgisi ve mal sevgisi Tasavvuf erbabi Için, bir mana ifade etmez. Yemek, içmek vücut için nasil gerekliyse, ehlili tasavvuf içinde Allahi zikretmek, Kur'an okumak öyle gereklidir.
Aziz kardesim! Mevlanalar, Irsadi Bayburtiler kendilerini Tasavvuf aleminde arayip buldular. Ruhlarindaki cevheri hakikati bu alemde kesf ettiler. Kendilerinden geçip mana aleminde var oldular. Bunun içindirki; Büyük Allah dostlari vefat edecegi ani, Sevdigi Allaha Ruh aleminde kavusma ani olarak degerlendirirler .
Aziz kardesim! Tasavvuf erbabi bir Mü'min, kalbindeki Cevheri hakikati bedenine yansitmalidir. Toplumun kinamasi ve ayiplama-sindan asla etkilenmemelidir. Önemli olan riya ve gösteristen uzak olmaktir. Insanlari ve Mahlukati sevmeyi kendisine temel siar edinmelidir. Aglar baba Bayburdi Hazretleri, bu konuyu söyle dile getiriyor.“Allah için et muhabbet Halikin Mahlukuna , umulur riza bulursun kavusursun Rabbina” Bilinçli olan kisiye bu kibari kelam yeterlidir zannediyorum.
Aziz kardesim ! Ehli,Tasavvuf asla günah yargilayici ve sevap ödüllendirici olmamalidir. Çünkü Bu da tamamen Allah- Teala hazretlerinin isidir.Yüce Yaraticimiz Dünya hayatinda nasil Rahman sifatiyla Mü'min, münafik, kafir ayrimi yapmadan , diledigini bolca riziklandiriyorsa, Ukba Aleminde de, Rahim sifatiyla diledi-gini affedecek ve Cennetine koyacak; Diledigini ise Cehenneme koyarak azap edecektir. Bu konu dinimizin açik telkinlerindendir. Bizlerin ne sorgulama, nede elestirme yetkimiz yoktur.
Aziz kardesim!Bir askeri yetkili, olaylara nasil askeri pencereden bakip, o açidan analiz ediyorsa; Bir siyasetçi , siyasi pencereden bakip, o açidan analiz ederek, yorumluyorsa; Tasavvuf ehli bir Mü'minde, olaylara Rahmet nazariyla bakip, her bakisinda bir gü-zellik yakalamali ve Allaha sükretmelidir. Mutlaka noksanlik arayip, elestirmesi gereken birisi varsa , onunda kendisi oldugunu hatir-layip, kendi hatalarindan dolayi gözyasi dökerek, aglamalidir. Bu konuyu günahi der hatir bölümünde açikladigimiz için tekrar etmek istemiyorum.
Aziz kardesim! Mü'min affedici olmalidir.Çünkü affetmek Ameli salihadir ve takvanin geregidir. Gönlünü hirs ile degil, Takva ile bilemelidir. Agir basli ve yumusak huylu olmalidir. Hz.Muhammed (sav) Kendisi, çok yumusak huylu ve alçak gönüllü idi. O büyük insanin elini, bir çocuk dahi tutsa, çocuk birakmadikça H.z Mu-hammet onun elini birakmazdi. Yanina kim gelirse gelsin,
Müsaade almadan asla terk etmezdi. Yüce Rabbimiz Kur'ani Kerimde“Ya Muhammed eger sen onlara yumusak davranmasaydin onlar seni terk edip giderlerdi.”Buyurarak peyganberimizin tavir ve davranislarinin nekadar isabetli oldugunu , bizlere göstermektedir.
Aziz kardesim! Ehli tasavvuf erbabi bir kul , inançli, akilci ve Sosyal olmalidir Bilimsel verilere açik olmalidir.Müslümanlarin bilim
ve teknolojide geri kalmalarinin, kendi cehaletlerinden kaynaklanan çok büyük bir noksanlik oldugunu idrak edip, Bu konuda da insan-lari bilinçlendirmelidir. Hazir söz teknolojiden açilmisken bir kaç konuya daha parmak Basmak istiyorum. Bilim ve teknolojik gelis-meler, aslinda Kur'an daki esrari açiga çikarip, Kur'an in iddiasini güçlendirmektedir. Mesela sarhos edici seylerin haramiyeti , iki yüz yil önce dini kavramlarla açiklana bilirken, bugün alkoldeki zararli bakteriler bilimle kesfedilerek Kur'anin güç kaynaginin Ilahi oldugu kanitlanmis oldu. Aklimiza gelen ve gelmeyen, ne kadar bilimsel gelisme varsa hepside Kur'an in iddiasini güçlendirmektedir. Bunun içindirki, Müslümanlar bilimsel gelismelerin yaninda olma-lidir. Zaten bugünkü bilimin temelinde de Islami degerleri özüm-seyerek, içine sindirmis Müslümanlarin imzasi vardir. Tasavvuf ve bilim! kitabinda bu konuyu derinlemesine ele alacagim için, simdilik fazla üzerinde durmak istemiyorum.
Aziz kardesim!Allah-teala hazretleri yaratici, Insan ise kesfedici- dir. Yani Allah-Teala Halik sifatiyla yaratir ve formüle eder . Insan ise yaratilip formüle olani, bilimsel verilerle kesfedip, açiga çika- rir. Yüce Rabbimiz , Kur'an-in da maddi ve manevi olarak var olan her seyi bir hesap üzerine(sistem) yarattigini bizlere açiklamaktadir. Onun yarattigi hiç bir seyde, aykirilik ve tezat yoktur. Tezatmis gibi gözükenler dahi bir hesaba dayalidir.
Aziz kardesim! Insan oglu bilimde nekadar ileri giderse gitsin, Cenabu hakkin Kainatta formüle ettigi ilmin, ancak katresini kesf edecektir. Çünkü! peyganberlerin Mucizelerinin bir çogunu , insan oglunun kafasi dahi henüz almamaktadir.
Aziz kardesim ! konumuzla ilgili olmadigi için bu hususu fazla açmak istemiyorum. Akil ve erdem sahibi olan herkes bundan ders çikarmalidir.
Aziz kardesim!Bana bin kez sorsaniz Ehli tasavvufun temel ideolojisi nedir diye; hepsinde de sevgi derim. Allah sevgisi, Insan sev- gisi, Mahkukat sevgisi ve Kainat sevgisi. Çünkü tüm yaratiklarin cevherinde Yüce yaraticinin imzasi vardir. Zaten Islam hukukunun temelini de sevgi teskil eder. Insanlar birbirlerini ve kainattaki canlilari sevemezlerse anarsi ve terör dogar. Bundan sonra dev-reye ceza hukuku girer. Kur'an-in ahlaki degerlerini, içine sindire-meyen toplumlar için, ceza hukuku bir caydirici güçtür.
Ey Mü'min ! Arifler, abidler, Asiklar hep tasavvufla costular ve costurdular. Gönüllerindeki Allah sevgisi, gözlerinde yasa, kalple-rinde ilahi aska dönüstü. Aglar Baba Bayburti H.z.retleri bu aski söyle dile getirmistir.
BEYIT
Sen buyurdun Hablün verid.
Tek bulayim Mevla'm seni.
Damar kemiklerim erit.
Tek bulayim Mevla'm seni.
Kestiyle gezdim bir zaman.
Yani bulam canda canan.
Damarimda kalmadi can.
Tek bulayim Allah seni
Gaflet bahrinde çok gezdim.
Zevrek binip liman sezdim.
Kesti yi babina sürdüm.
Tek bulayim Allah seni.
Tenim hizar ile biçtir.
Yahya gibi basim ezdir.
Ankebuda kanim emzir.
Tek bulayim Allah seni.
Suayb gibi aglat gezdir.
Postum soydur derim üzdür.
Ister kelp et çengel taktir.
Tek bulayim Allah seni.
Aglar Baba düstü zara.
Musa gibi cemal göre.
Vücudum eyle bin pare.
Tek bulayim Allah seni.
Aziz kardesim Allah-Tealayi kendilerine yakin hisseden Hak dost lari, milyonlarca insanin irsadina vesile olmuslardir. Nice binlerce Mü'mine öncülük etmislerdir. Bunun içindirki; Tasavvuf erbabi gör-dügü esyaya degilde, esyadaki cevhere Itibar eder. Teneffüs ettigi havada dahi Allah-Tealayi sezinler. Hazreti Muhammed (s.a.v.) bir savastan dönerlerken, Sahabe-i kiram efendilerimizi etrafinda topladilar ve onlara söyle seslendiler: ”Ey Ashabim artik küçük cihattan, büyük cihada dönüyoruz.” Ashabi kiram efendilerimiz “Ya resulallah bundan daha büyük cihatmi vardir?” dediklerinde, Allah Resulü buyurdularki; ”Nefs-ile yapilan cihat Allah katinda bu cihattan daha büyüktür. ” Bunun içindirki; Tasavvuftaki ana gaye, Nefsi emmareyi Ruhu sultanin tahakkümüne sokmaktir. Olgunlasmis ve itminana erismis Ruhlar, Allah-Tealayi memnun etmis ruhlardir. Cenabi Hak bunlari mutlaka cennete koyacaktir. Son olarak diye biliriz ki ; Hak yolcusu bir Mü'min için , Tasavvuf en güzel yasam biçimidir. Ruhunu Allah sevgisiyle doyuramayan kisiler, günah ile iç içe yasadiklarindan, hem Kendileriyle ve hemde toplum ile mücadele halindedirler.
Aziz kardesim! Tasavvuf hakkinda yazilacak ve konusulacak çok sey var. Ancak anlayana bu kadari yeterlidir. Peyganberimiz H.z.-Muhammed (sav) Efendimizin Ruhu Alilerine çok salavat edelim. Elfatiha
